Eserde seramik, karışık malzeme ve epoksi reçine birlikte kullanılmıştır.

Seramik form, bedenin fiziksel varlığını; epoksi reçine ise nefesin görünmez, ama hissedilebilir enerjisini temsil eder. Sabine, bu iki malzeme arasında kurduğu dengeyle hem somut hem de soyut boyutları izleyiciye sunar.

Yüzeydeki dokular, nefesin bedendeki izlerini, enerji akışlarını ve aura titreşimlerini yansıtır.

Sabine, bu eserde nefesi yalnızca fiziksel bir işlev olarak değil; ruhsal bir kapı olarak ele
alır. “Breathe”, yaşamın başlangıcı ve sonunu simgelerken, aynı zamanda her anda varoluşun kendisini hatırlatır.

Nefes almak burada sadece bedeni yenilemek değil, içsel benliğe ve yüksek farkındalığa açılmak anlamına gelir.

Sanatçı, bu parçayla izleyiciyi kendi nefesini hissetmeye ve onunla bağ kurmaya davet eder.

Breathe, nefesin sadece yaşamsal değil,
spiritüel bir bağ kurma aracı olduğunu hatırlatır.

İlk nefesle başlayan yolculuk, her bilinçli nefeste derinleşir. Sabine bu eserde, nefesin ruhla
temas kuran, enerjiyi canlandıran ve aurayı aydınlatan yönünü ön plana çıkarır.

Bu eser, nefes aracılığıyla kendi özüne dönmeyi ve farkındalıkla her anı yaşama davetidir.